16 Haziran 2010 Çarşamba

Haftanın Özeti 7

Daha hafta bitmedi ama demek nası konuşasım gelmişse illa yazasım da geldi.

Çok güzel gripim. Evet güzel. İlaçlar sayesinde ağrım, sızım, miskinliğim, mıy mıylığım kalmadı, baş ağrısını da sevgili mavi hap halletti. O diil ya fesatlar, Apranax Fort :P Bi tek boğaz yanması ve ses kısıklığı var.. O kadar da olsun, bugüne bugün Nisan gribiyim ben :D (arka plan müziği ver: i feel like a staaar..)

2010 yılındayız ve bazılarına garip gelse de benim hala Facebook hesabım yok. Sevmiyorum n'apiyim. İlkokul arkadaşımla görüşmek istemiyorum ben. Bu feys hadisesi çıkmadan önce bir gaz gelmişti bana, hadi bi buluşma ayarlayayım şu ilkokul arkadaşlarımla diye. Aradıklarım aman işin gücün yok mu, boş işleri bırak diye cevap vermişti zamanında. Şimdi bakıyorum da o lafı eden kişiler sürekli invite gönderiyor. Bi git ya. Uzak dur. Seninle benim ne tür bir ilişkim arkadaşlığım olabilir? Ben kimseyi merak etmiyorum, ayrıca %99'unun isimlerini cisimlerini hatırlamıyorum. Beni merak eden varsa zaten bulur, google'da aratınca okulun sitesinden resim, adres, email, telefon bilgileriyle birlikte kabak gibi çıkıyorum.

Bi de bunların emaille telefon numarası gönderip beni ara konuşalım diyeni var. Şaka mısın.. 50 sene konuşmamışım senle arayıp ne konuşucam? Bi de bunun doğrusunun telefon numaranı ver arayayım olması gerekmiyor mu? Arandıkça kontör kazanan Avea hattına mı geçtiniz hepiniz?

Doğum günüm yurtta, dünyada ve evrende çeşitli etkinliklerle kutlandı.

Paralel evren diye bir şey var bu arada.. Olmadığını iddia eden biriyle bir tartışma yaptık bugün.. Var.

Bugün Karma inancı olan bir hocanın şu lafı beni aldı götürdü. "We are responsible for the things we did. But we are equally responsible for the things we did not do." Canımsın.

**Bu yazıyı ne zaman yazmışım, ne zaman 16 Haziran'da yayımlansın diye ayarlamışım, hiçbir fikrim yok :P Neyse hadi kalsın bari o kadar özenmişim**